P4C’nin 4C’si: Çocuklarla Felsefenin Kalbindeki Dört Güç
- Senem Tuğçe Doğan
- 26 Ağu
- 3 dakikada okunur
Çocuklar doğaları gereği meraklıdır. Henüz konuşmaya başladıkları andan itibaren “Neden?”, “Nasıl?”, “Gerçekten öyle mi?” sorularını sormaya başlarlar. İşte çocuklar için felsefe (P4C – Philosophy for Children) bu doğal merakın peşinden gider. Onlara sadece cevaplar vermek yerine, düşünmeyi, sorgulamayı ve farklı bakış açılarını keşfetmeyi öğretir.
P4C’nin en temel yapı taşlarından biri ise 4C yaklaşımıdır:
Critical Thinking (Eleştirel Düşünme)
Creative Thinking (Yaratıcı Düşünme)
Caring Thinking (Özenli Düşünme)
Collaborative Thinking (İşbirlikçi Düşünme)
Bu dört boyut, çocukların düşünme biçimlerini dengeli bir şekilde geliştirmeyi hedefler. Gelin şimdi her birini yakından inceleyelim.
1. Critical Thinking – Eleştirel Düşünme
Eleştirel düşünme, bir fikri sorgulama, kanıt arama ve sağlam temellere dayalı sonuçlara ulaşma sürecidir. Çocukların, “Her söyleneni doğru kabul etmek” yerine “Acaba bu doğru mu, neden böyle düşünüyoruz?” diye sormayı öğrenmesi demektir.
Örnek: Bir çocuk “Herkes aynı fikirde olmalı” dediğinde, ona “Peki ya farklı düşünenler olursa ne olur?” sorusu yöneltilerek düşüncesi derinleştirilebilir.
Bu beceri çocuklara sadece okul hayatında değil, sosyal ilişkilerinde ve ilerideki yaşamlarında da büyük avantaj sağlar.
2. Creative Thinking – Yaratıcı Düşünme
Yaratıcı düşünme, hayal gücünü ve farklı olasılıkları keşfetmeyi içerir. Felsefi tartışmalarda çocuklara yeni senaryolar kurma, alışılmışın dışında düşünme fırsatı verilir.
Örnek: “Eğer hayvanlar bizimle konuşabilseydi, hangi hayvanla sohbet etmek isterdin ve neden?” gibi sorular çocukların ufkunu açar.
Yaratıcılık sadece sanatla sınırlı değildir; problem çözme, bilimsel keşifler ve gündelik yaşamda da en çok ihtiyaç duyduğumuz becerilerden biridir.
3. Caring Thinking – Özenli (Etik) Düşünme
Özenli düşünme, çocukların başkalarının fikirlerine, duygularına ve haklarına saygı duymasını içerir. Yani “Ben böyle düşünüyorum” demekle kalmaz, “Sen ne düşünüyorsun? Neden öyle hissediyorsun?” sorularını da sorar.
Örnek: Bir çocuğun oyuncağını almadan önce “İzin istemek doğru mudur?” sorusu üzerinden yapılan tartışmalar, hem empatiyi hem de etik farkındalığı güçlendirir.
Caring Thinking, çocukların yalnızca kendi çıkarlarına değil, toplumun ve çevrenin iyiliğine de önem vermesini sağlar.
4. Collaborative Thinking – İşbirlikçi Düşünme
İşbirlikçi düşünme, birlikte öğrenme kültürünü destekler. Felsefi çemberlerde çocuklar birbirini dinlemeyi, fikirlerini paylaşmayı ve farklı düşünceleri birleştirerek ortak anlam üretmeyi öğrenir.
Örnek: Bir grup çocuğa “Adalet nedir?” sorusu sorulduğunda, herkes kendi fikrini ortaya koyar ve sonunda ortak bir tanıma ulaşmaya çalışır. Bu süreç, demokratik değerlerin küçük yaşta deneyimlenmesini sağlar.
P4C’nin 4C’si, çocuklara yalnızca düşünmeyi öğretmez; sorgulayan, yaratıcı, empatik ve işbirlikçi bireyler olmaları için güçlü bir temel sunar. Günümüz dünyasında bilgiye ulaşmak çok kolay; önemli olan bilgiyi nasıl değerlendirdiğimizdir. İşte bu yüzden çocuklara erken yaşta felsefe yoluyla 4C becerilerini kazandırmak, onların geleceğini daha bilinçli, duyarlı ve üretken hale getirebilir.
Ebeveynler ve öğretmenler için en güzel başlangıç noktası ise basit sorularla çocukların merakını desteklemek ve onları dinlemeye hazır olmaktır. Çünkü her büyük düşünce, küçük bir “neden?” sorusuyla başlar.
Ebeveynler İçin Uygulama Önerileri
P4C’nin 4C yaklaşımını yalnızca sınıfta değil, evde de uygulamak mümkün. İşte günlük hayatta çocukların bu becerilerini geliştirmek için birkaç pratik fikir:
Eleştirel Düşünme (Critical Thinking)
Çocuğunuza karar verirken nedenlerini sorun: “Bunu neden böyle yapmak istedin?”
İzlediğiniz bir çizgi film sonrası “Sence karakter doğru mu yaptı? Başka nasıl davranabilirdi?” diye sorun.
Yaratıcı Düşünme (Creative Thinking)
Hayali senaryolar kurun: “Eğer bir gün görünmez olsaydın, ne yapardın?”
Bir resme bakıp “Bu resmin içinde neler oluyor olabilir?” diye tartışın.
Özenli Düşünme (Caring Thinking)
Günlük olaylardan etik sorular üretin: “Bir arkadaşını üzmeden ona nasıl ‘hayır’ diyebilirsin?”
Bir aile toplantısında herkesin fikrine söz hakkı verin ve çocuklara da ciddi şekilde kulak verin.
İşbirlikçi Düşünme (Collaborative Thinking)
Evde küçük grup tartışmaları yapın: Bir konuyu seçin ve herkes fikrini sırayla paylaşsın.
Birlikte oyun oynarken “takım ruhu”nu vurgulayın: “Hepimiz farklı roller üstlenerek bu oyunu nasıl daha keyifli hale getirebiliriz?”
P4C’nin 4C’si yalnızca çocuklara değil, aslında hepimize düşünmeyi, dinlemeyi ve birlikte üretmeyi öğretiyor. Küçük yaşta edinilen bu beceriler, çocukların hem akademik başarılarına hem de sosyal-duygusal gelişimlerine güçlü bir katkı sağlıyor.
Unutmayın: Felsefe yapmak için karmaşık kavramlara gerek yok. Bazen tek bir soru bile bir çocuğun düşünce dünyasını sonsuza kadar değiştirebilir. 🌱
Yorumlar